Yasam Gezince Güzel :)

İlk yurtdışı gezim Amsterdam...İş için gittiğim bu şehirde boş 1 günüm vardı. Hava durumu ve bugüne kadarki tüm izlenimlerim Amsterdam'da puslu, kapalı, kasvetli bir hava olacağı yönündeydi...Gitmeden araştırdım, ne yapılır, neresi gezilir diye...İlk karşılaştığım kelimeler müze, kanal turu, bisiklet kiralayarak gezmekti...Hava kapalı olacakmış ben de bol bol müze gezerim diye düşündüm pek haz etmesem de...Şemsiyem, kıyafetlerim ve planım hazırdı yağmura :) Shipol Havalanına yaklaştığımızda ışıl ışıl parlayan güneş karşıladı, yaşasııın yağmur yoktu :) Havaalanında pasaport kontrolünden geçip bir an önce otele eşyaları bırakıp gezmek istiyordum bu güzel havada...Ne mümkün...Daha havaalanında takıldı planlarım. Bir ton soru ile karşılaştım. "Neden geldin? Ne zaman gideceksin? Hangi firma için geldin? Toplantı nerde olacak? Senin görevin ne? Biletin var mı? Otel rezervasyonun var mı?...vs. Hiç beklemediğim için ilk birkaç soruyu tutuk cevapladım. Sonuçta karşımdaki polisti...İ...

Gezmek geçip gitmek değildir...İncelemek, okumak, dinlemek, gözlemlemek, hissetmek demektir. Kültürü öğrenmek, doğasını izlemek-yaşamak demektir. Plan yapmak gittiğiniz yerde bir şey atlamamak adına önemli. İlk gezilerimde rüzgarın beni savurduğu yere giderim gezerim dediğim ve hiçbir araştırma yapmadığım için, gezdiğim yerlerde çok şey kaçırmıştım. Evet özgürce gezmek ama tam gezmek olmalı amaç... En güzel, en doğal yollardan gidilmeli gezilecek yerlere.  En azından giderken...Her ihtimale karşı çadırın yanında olmalı...Gezgin dediğin öyle rezervasyonlu gezmez. Bu nedenle her türlü duruma hazırlıklı olmalıdır. Ortada kalma endişesi olmadan, içi rahat yoluna devam etmelidir.

İsmi ürkütücü ama doğal güzelliği muhteşem bir şelale...Balıkesir'in Edremit ilçesine bağlı Zeytinli'de...Kaz Dağı Milli Parkı ile aynı yol üzerindedir.  Bu şelalenin böyle bir isim almasının da tabii ki efsanevi bir hikayesi var...Emine ve Hasan adında iki genç Zeytinlik Köyü yakınında kurulan pazara ürünleri satmaya gelirlermiş. Burada tanışmışlar. Gel zaman git zaman birbirlerine aşık olmuşlar ve evlenmeye karar vermişler. Emine'nin ailesi kızı vermeye pek gönüllü değildir. 60 kiloluk tuz çuvalını Zeytinlikten obaya kadar taşıyabilirse kızı vereceklerini söylemişler...Hasan sırtlamış çuvalı yürümeye başlamış fakat şelaleye gelince o kadar zorlanmış ki Emine Emine diye bağırmış, gel gidelim buralardan demiş. Emine oralı olmamış ailesiyle arasını bozmak istememiş...Bir süre sonra Emine (insafa gelmiş) dayanamamış geri dönmüş...Hasan Hasan diye bağırmış fakat Hasan gururundan kendini suya bırakmış ve boğulmuş. Emine de kendini bir çınar ağacına bağlayarak asmış...Bundan ...